Son yıllarda ev dekorasyonlarında en sık karşılaştığımız önerilerin arasında dar alanlarda kullanabileceğimiz ipuçları yer almaya başladı. Giderek daha fazla karşılaştığımız bu öneriler aynı zamanda yaşam alanlarının eski zamanlardaki gibi büyük olmadığı, modern çağa uyum sağlayarak küçülmeye başladığı anlamını taşıyor. Geçmiş dönemlerin geniş aile yapısının değişmesinden kaynaklanan bu durum, evlerin de çoğunlukla bir ya da iki kişi için tasarlanmasını sağlıyor.
Geleneksel yapımıza baktığımızda bu tarza pek de alışık olmadığımız için iş dekorasyona gelince zorlanmaya başladığımız ortada. Bir üçlü, bir ikili, iki de tekli koltuktan oluşan büyük bir oturma grubunu en az altı kişilik yemek masası, büyük bir orta sehpa, konsol ve kitaplıkla dekorasyona sokmaya alışkın olan nesil, küçük evlerle karşılaştığında ister istemez bu önerilere ihtiyaç duyuyor. Bir sanat akımı olarak ortaya çıkan minimalizm, bu nedenlerle ev dekorasyonlarında da yerini almış durumda.
Fonksiyonel Mobilyalar Kullanın
Dar yaşam alanlarının dekorasyonunu yaparken eğer birkaç öneriyi göz önünde bulundurursanız, siz de küçük alanlarda hayal ettiğiniz gibi ferah atmosferler oluşturmanın çok da zor olmadığını fark edeceksiniz. Öncelikli olarak ihtiyaç duyacaklarınızın arasında fonksiyonel mobilyalar ve mobilyalara gizlenmiş saklama alanları yer alıyor. Yatakların altındaki bazalar günümüzde koltuklarda da yerini almaya başladı. Hatta salonlarda kullanılan pufların alt bölümlerinde de saklama alanı bulmak artık mümkün.
Fonksiyonel mobilyalara değinmek gerekirse, pratik çözümler sunan ve birden fazla ihtiyacı karşılayan tasarımlar olarak tanımlayabiliriz. Eğer hem dar bir salon bölümüne sahipseniz hem de daha fazla hareket alanı bırakmak istiyorsanız bu birden fazla fonksiyona sahip tasarımlar çok işinize yarayacaktır. Aynı zamanda çalışma masası bulunan bir ranza, açılıp masa olabilen bir orta sehpa ya da yatağa dönüşebilen bir koltuk bu örnekler arasında sayılabilir. Saklama alanı ve fonksiyonellik kuralına uyduğunuzda nefes alan, hareket özgürlüğü sağlayan bir alan ortaya çıkartmanın en önemli adımını atmış sayılacaksınız.
Zemin, Duvarlar ve Aydınlatma
Mekan dekorasyonuyla uğraşan uzmanlara göre kişilerin en sık yaptığı hatalardan biri, duvar renklerini dekorasyondan ayrı görmeleridir. Unutmayın ki mekanın tümü aynı dekorasyonun içindedir. Hatta duvarlar ve zemin alan olarak bakıldığında oldukça büyük bir yer kaplamaktadır. Buralarda kullanılacak renkler dekorasyon amacına göre değişse de küçük mekanlarda tek bir kural geçerlidir: Zemin ve duvarlar açık renkte olmalıdır. Genel olarak beyaz ve buna yakın tonlar duvarlarda kullanıldığında mekanı hem daha büyük gösterecek hem de ferah görünmesini sağlayacaktır.
Aydınlatmanın ise her zaman yeterli seviyede olması özellikle küçük mekanlarda önem taşımaktadır. Aydınlatma için kullanacağınız fazladan bir abajur, tasarıma çok şey katarken duvarda duran bir objeye dönük bölgesel aydınlatma kullanımı, daha geniş görünmeye katkı sağlayacaktır.
Küçük Mekanların Olmazsa Olmazı: Aynalar
Küçük mekanlarda ilk hedef, görsel olarak derinlik ortaya çıkartmak ve genişlik algısını oluşturmaktır. Duvar renginde her ne kadar açık renk kullanıp daha geniş algısı oluşturmaya çalışsanız da elinizde bundan çok daha büyük etki ortaya çıkartacak diğer bir yöntem daha var. Kullanacağınız aynalarla bu etkiyi kolaylıkla ortaya çıkartabilir, aynı zamanda mekanı şıklaştırabilirsiniz. Ayna kullanımının en uygun yolu ise mümkün olduğunca büyük bir ayna kullanmaktır. Eğer aynayı kullanacağınız duvar pencere karşısındaysa bu yöntem, doğal ışığın ortama daha fazla yayılmasını da sağlayacaktır.
dekorasyon önerileri ilham veren fikirler pratik çözümler